Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, F.Bahçe' nin Arsenal ile yapacağı zorlu maçla galibiyetin reçetesini yazdı....
Fenerbahçe’nin, Arsenal ile baş edebilmesi için Güiza, Semih ve Alex’ten birinin yedek kalması şart. Çünkü bu üçlünün arkasını doldurabilecek dirençli, oyunun her iki yönünü de oynayabilen bir orta saha yok. Tempoyu da biz belirlemeliyiz
Dirençli orta saha
Fenerbahçe en formsuz döneminde, rakibi Arsenal de en formda döneminde. Fenerbahçe’nin son dönemlerde Avrupa Kupaları’nda oynayacağı en zorlu maçlardan biri olacak. Kazandığı Chelsea ve Inter maçları da dahil olmak üzere. Chelsea ve Inter, Arsenal’den daha güçlü kadroya sahip ama Arsenal kadar Fenerbahçe’ye ters gelebilecek çabuklukta bir takım değillerdi. Chelsea de ayağa oynayıp, sabırlı hücum yapan bir takım, Inter de öyle. Arsenal de ayağa oynuyor ama hem öne doğru, hem de çabuk. Ve geçen seneki Fenerbahçe şu anda yok.
Arsenal ile baş etmeniz için yapacağınız tek şey dirençli orta saha kurmak. Maçın en kilit oyuncuları ne Volkan, ne Edu - Lugano ikilisi olur (hepsi de çok formsuzlar). Mümkün olduğu kadar orta sahayı kalabalık tutmak lazım. Her zaman takımda olmaları gerektiğini belirtmeme rağmen bu maç için hiç istemeyerek de olsa Güiza, Semih ve Alex üçlüsünün bir arada oynamasını sakıncalı buluyorum. Bunu arkalarını dolduracak yeterli bir orta saha olmadığı için söylüyorum.
Kimse alınmasın
“Yok Semih top rakipteyken geriye gelir, orta saha beşlenir” demek Kocaelispor maçında uyar ama Arsenal’e uymaz. Güiza, Semih ve Alex, yedek kalırsa sakın alınmasın. Çünkü ısrarla söylüyorum bunların arkasını doldurmak mevcut kadro içinde imkansız. Oyunun iki yönünü oynayabilecek dirençli isimler yok. Bildiğimiz 4-4-1-1’i uygulamak zorunda Fenerbahçe. Uygularken de savunmanın önünde önlü arkalı ön libero değil, yan yana iki ön libero oynatmalı. Uğur ve Kazım da pozisyonlara göre orta sahaya sürekli yardımcı olmalı. Yardımlaşma sadece top rakipteyken yapılmamalı. En az onun kadar hazırlık paslarında da oyuncuların birbirlerine destek vermeleri gerekir. Dolayısıyla Fenerbahçeli oyuncular pas yapmaya başladıklarında herkes üçer beşer metre arkadaşlarına yanaşıp yardım etmeli, boşa çıkmalı.
Keşke ben daha hücum ağırlıklı bir takım olmasını düşünebilseydim. Ama şu anki form ve oyuncu kadrosu, Önder ve Gökhan’ın da muhtemelen oynayamayacak olması nedeniyle bunu gerektirir. Arsenal ile böyle baş edersiniz.
Taraftara görev düşüyor
Arsenal hep tempoyu yükseltmek isteyen bir takım. Fenerbahçe, Arsenal’e uymayacak, ona kendi temposunu kabul ettirecek. Kaldı ki bunu 3-4 yıldır iyi uyguluyordu Avrupa’da.
Son görev taraftara düşüyor tabii. Hiç skor tabelası ile ilgilenmeyip, sürekli takımlarına destek olmaları gerekiyor. Bu arada Arsenal savunmasında bence Dünya’nın sayılı defans oyuncularından biri olan Kolo Toure’nin oynamayacak olması ise maç öncesi biraz moralimi düzeltti.